5 Mart 2023 Pazar

Don Kişot

Cervantes'in romanın kahramanı Don Kişot gibi garip bir hayat hikayesi var. 20'li yaşlarında bir kadın yüzünden düelloya katılan Cervantes, karşısındakini ağır bir şekilde yaraladığı için cezalandırılmış. Bu sebeple, İtalya'ya kaçan Cervantes, Osmanlılara karşı düzenlenen Haçlı seferine katılmış ve İnebahtı Deniz Savaşı'nda savaşmış. Bu ve birçok savaştan sonra ise Osmanlılar tarafından esir alınmış. 1580 yılında özgürlüğüne kavuştup İspanya'ya dönerek yazarlık kariyerine başlamış. 

Değirmenlerle savaşan Don Kişot'un hikayesini hepimiz biliyoruz. Kitabın çocuklar için olan kısaltılmış versiyonunu belki de çoğunuz okumuşsunuzdur. Son zamanlarda klasiklere olan merakımdan dolayı bu kitabın tam halini okumak istedim. 

Kitabın içinde hepimizin bildiği değirmen hikayesi haricinde, Don Kişot'un atıldığı bir sürü macera var. Don Kişot'un yardımcısı Sanço'yu yine hepimiz tanırız, fakat kitabın içinde yine Sanço ve Don Kişot kadar ilgi çekici başka karakterler de var, güzeller güzeli Marcela gibi. Kendisine aşık erkeklerin ilgisine karşılık vermemekle suçlanan Marcela, çok hoşuma giden bir serzenişte bulunuyor; "Gerçek aşk insanın içinden gelmeli, zorlamayla olmamalı, sırf beni seviyorsunuz diye neden ben de sizi sevmek zorunda olayım ki? Söyleyin bana: Eğer Tanrı beni güzel değil de çirkin yaratmış olsaydı beni sevmiyorsunuz diye size sitem etmeye hakkım olacak mıydı?"

Cervantes'in yaşadığı dönemle ilgili olacak ki, kitabın içinde Türklerle ilgili ilginç deyimler var; "Ben ne kadar Türk'sem zatıalinizin alacağı ders de ancak o kadar olacaktır." gibi. Bizde de vardır ya "Anladıysam Arap olayım" gibi. 

Kitabın içinde hoşuma giden sözlerden biri de şu; "Kısmet, denen şey çok kaprisli ve daha da önemlisi kör bir kadınmış; ne yaptığını görmüyor, kimi alçaltıp kimi yükselttiğini bilmiyormuş."

Don Kişot'un bitmek bilmeyen maceralar yaşadıktan sonra sevgili Dulcinea'sıyla bir kere bile karşılaşmaması benim için hayal kırıklığı oldu. 


Cervantes, kitabı iki bölüm olarak yazmış. Okuduklarımdan anladığın kadarıyla, ilk bölüm başarılı olunca, ikinci bölümü yazmış. Hatta kitap o kadar ünlü olmuş ki sahte Don Kişot hikayeleri ortalıkta dolaşmaya başlamış. Cervantes de bu sebeple, bu hikayelerin devam etmemesi için ikinci bölümün sonunda Don Kişot'u öldürmüş. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sultan Hamid Düşerken

  Nahid Sırrı Örik, Türk edebiyatının çok kıymetli ama pek bilinmeyen yazarlarından. Kıskanmak kitabıyla tanımıştım onu, çok da sevmiştim. ...