Son zamanlarda iş yerinde fazlasıyla stresli zamanlar geçirince eşim bana kitaplığımızın tozlu raflarında duran bu kitabı tavsiye etti. Bu tarz kitapların ticari kaygılarla yazıldığını düşündüğüm için genel olarak karşı olsam da, eşimin kitaplar konusundaki tecrübesine güvenerek okumaya karar verdim. İyi ki de okumuşum çünkü gerçekten fayda sağladı. Aslına bakarsanız iş yerindeki stres kaynağı hala devam ediyor, ama ben artık kafama takmamayı öğrendim. Kitapta yüz tane başlık ve her başlıkla ilgili bir iki sayfa kısa açıklama var, bu sebeple okuması çok kolay. Bana sorarsanız, zamanının ötesinde bir kitap, ilk baskısı 98 yılında yapılmış ama günümüzde çok moda olan, yaşam koçları tarafından tavsiye edilen şeyleri söylüyor. Bir kısmı yaptığım, bir kısmı yapamadığım, bir kısmı da yapmaya çalıştığım şeyler. Hadi gelin bu başlıklara birlikte göz atalım:
1. Ufak şeyleri dert etmeyin (bkz. kitabın başlığı)
2. Kusursuz olmayabileceğinizi kabullenin
3. Rahat ve ılımlı insanların çok başarılı olamayacakları düşüncesini bırakın
4. Düşünme sürecindeki çığ gibi büyüme etkisi
5. Sevgi kapasitenizi geliştirin
6. Unutmayın: Öldüğünüz zaman, yapılacak işler listeniz hala dolu olacaktır
7. Kimsenin sözünü kesmeyin, cümlesini bitirmeyin
8. Birisine iyilik yapın ve kimseye bundan bahsetmeyin
9. Bırakın ilgiyi başkaları toplasın
10. İçinde bulunduğunuz anı yaşamayı öğrenin
11. Sizden başka herkesin bilgili olduğunu düşünün
12. Bırakın çoğu zaman başkaları haklı olsun
13. Daha sabırlı olun
14. Sabır geliştirme egzersizleri yapın
15. Sevgi elini önce siz uzatın
16. Kendinize sorun: Bir yıl sonra bunun bir önemi olacak mı?
17. Gerçeği kabul edin: Hayat adil değildir
18. Bırakın canınız sıkılsın
19. Strese dayanma gücünüzü azaltın
20. Haftada bir kez yürekten gelen bir mektup yazın
21. Kendi cenazenize katıldığınızı farz edin
22. Sık sık tekrar edin "Hayat bir acil durum değildir"
23. Zihninizde özel bir bölüm açın
24. Her gün bir dakikanızı teşekkür edecek birini düşünmek için harcayın
25. Tanımadığımız insanların gözlerine bakın ve gülümseyerek, Merhaba, deyin
26. Her gün kendinize biraz "Sessiz zaman" ayırın
27. Yaşamınızdaki insanları minik çocuklar ve yüz yaşında ihtiyarlar olarak düşünün
28. Önce karşınızdaki kimseyi anlamayı hedefleyin
29. Daha iyi dinleyici olun
30. Savaşlarınızı akıllıca seçin
31. Ruh durumunuzu dikkate alın; moralinizin bozuk olduğu zamanlar sizi yanıltmasın
32. Hayat bir sınavdır. Altı üstü bir sınav
33. Övgü ve yergi aynı şeydir (bkz. beni ödülle cezalandırma)
34. Rastgele iyilikler yakın
35. Bir davranışın ardındakini görmeye çalışın
36. Masumiyeti görün
37. Gönlübol olmayı haklı olmaya yeğleyin
38. Bugün üç kişiye onları ne kadar çok sevdiğinizi söyleyin
39. Alçakgönüllü olmaya çalışın
40. Çöpü çıkarma sırasının kimde olduğunu hatırlamıyorsanız, gidip siz çıkarın
41. "Kışa hazırlık" telaşından kaçının
42. Her gün birkaç dakikanızı sevecek birini düşünmeye ayırın
43. Antropolog olun
44. Farklı gerçekleri anlayın
45. Kendinize bir yardım düzeni geliştirin
46. Her gün en az bir kişiye beğendiğiniz bir özelliğini söyleyin
47. Sınırlarınızı öne sürmeyin, yoksa sınırlı olursunuz
48. Gördüğünüz her şeyde Tanrı'nın parmak izi vardır
49. Eleştirme isteğinizi bastırın
50. En inatla savunduğunuz beş iddianızı sıralayın ve bu konuda yumuşamaya çalışın
51. Sırf gırgır olsun diye, size yöneltilen eleştiriyi kabul edin (göreceksiniz, canınız yanmayacak)
52. Başkalarının fikirlerinde biraz olsun doğruluk payı arayın
53. Bardağın kırılmış olduğunu farzedin (ve başka herşeyin de)
54. Bu ifadeyi iyi anlayın: "Nereye giderseniz siz oradasınız"
55. Konuşmadan önce soluk alın
56. Kendinizi iyi hissettiğiniz zaman şükredin, kötü hissettiğiniz zaman ılımlı olun
57. Daha ılımlı bir sürücü olun
58. Gevşeyin
59. Postayla evlat edinin
60. Yaşamı melodram olarak görmeyin
61. Kendi görüşlerinizden tamamen farklı bir makale ve kitaplar okuyun ve birşeyler öğrenmeye çalışın
62. Aynı anda birkaç şey yapmaya kalkmayın
63. Ona kadar sayın
64. Kendinizi "Fırtınanın Gözü'nde" bulunmaya alıştırın
65. Planlarınızda esnek olun
66. Sahip olmak istediğiniz şeyleri değil, elde etmiş olduklarınızı düşünün
67. Olumsuz düşüncelerinize yüz vermemeye alışın
68. Dostlarınızdan ve ailenizden bir şeyler öğrenmeye açık olun
69. Bulunduğunuz konumda mutlu olmaya bakın
70. Unutmayın: İnsanı edindiği huylar oluşturur
71. Zihninizi sessizleştirin
72. Yoga'ya başlayın
73. Hizmet vermeyi yaşamınızın değişmez bir parçası haline getirin
74. Bir iyilik yapın ve karşılığını ne isteyin ne de bekleyin
75. Sorunlarınızı öğretmeniniz olarak görün
76. Bilmemenin rahatlığını duyun
77. Varlığınızı bütünüyle kabullenin
78. İpin ucunu biraz bırakın
79. Başkalarını suçlamayı bırakın
80. Erken kalkmaya çalışın
81. Yardım etmeye çalışırken dikkatinizi küçük şeylere yöneltin
82. Unutmayın; bundan yüz yıl sonra dünyada bambaşka insanlar olacak (bu en sevdiğim)
83. Biraz yüzünüz gülsün
84. Bir bitki yetiştirin
85. Sorunlarınıza olan bakışınızı değiştirin
86. Bir daha bir tartışmaya girecek olursanız kendi görüşünüzü savunmadan önce karşı tarafın savını anlamaya çalışın
87. "Anlamlı Başarı" bunun tanımını bir kez daha yapın
88. Duygularınıza kulak verin (size bir şey söylemeye çalışıyorlar)
89. Birisi size topu atarsa, bunu tutmak zorunda değilsiniz
90. Bu da geçer
91. Yaşamınızı sevgiyle doldurun
92. Kendi düşüncelerinizin gücünü bilin
93. "Daha fazlası daha iyidir" böyle düşünmekten vazgeçin
94. Kendinize hep şu soruyu sorun: "Gerçekten önemli olan nedir?"
95. Yüreğinizin sezgisine güvenin
96. Hayatı olduğu gibi kabul edin
97. Kendi işinize bakın
98. Olağan şeylerdeki olağanüstülüğü arayın
99. İç dünyanız için zaman ayırın
100. Bugünü son gününüzmüş gibi yaşayın. Öyle olabilir!
Yukarıda da okuduğunuz gibi bazıları birbirini tekrar eden başlıklar olsa da hepsi de çok değerli ve güzel öneriler.
Kitapta ilgimi çeken cümleler aşağıdaki gibi:
"Hayatın adil olduğunu, ya da, öyle olması gerektiğini de kim çıkarmış?"
"Başınızdan geçen her olay artık bitmiştir. Aklınıza gelen her düşünce başlamış ve sona ermiştir."
"İki nokta arasındaki en kısa mesafe, niyettir."
Kitabı bitirdikten sonra, kitabın yazıldığı tarihin üzerinden geçen yirmi beş yılda yazar nereye gelmiş, şuanda ne yapıyor diye merak ettim ve internette araştırdım. Ne yazık ki yazarın 45 yaşında hayata gözlerini yumduğunu öğrendim. Bu da aklıma kitabın son bölümünü getirdi, "Bugünü son gününüzmüş gibi yaşayın. Öyle olabilir!" Dr. Richard Carlson, bir uçak yolculuğu sırasında aniden rahatsızlanarak akciğer embolisinden vefat etmiş.