28 Mayıs 2023 Pazar

Tehlikeli İlişkiler

 

Tehlikeli İlişkiler, mektup tarzında yazılmış bir roman. Erdemli gibi görünen Markiz Merteuil ve çapkın Vikont Valmont ile çevresindeki masum insanların hikayesinin anlatıldığı bu romanda, erotizm, ahlak bozukluğu ve aşırılık hüküm sürüyor. Roman, mektuplaşma çağında, Fransız devriminden hemen önce yazılmış ve aristokrasinin o yıllardaki ahlaki çöküşünü gözler önüne seriyor. Markiz ve Vikont arasındaki ilişki çok ilginç, bazen iki aşık, bazen aynı çıkarları paylaşan iki dost, çıkarları çatıştığında ve birbirleriyle inatlaştıklarında ise iki düşman gibi oluyorlar. Bu ikili sırf eğlenmek ve hoşça vakit geçirmek için insanları parmaklarında oynatıyor ve bundan keyif alıyor. Dul Markiz'in erkek egemen toplumda kendini gösterme çabası sebebiyle, kitabın feminist bir yanı da var. 

"İki üç kağıtçı kumar oynuyormuş, ikisi de birbirinin ne malın gözü olduğunu anlayınca, 'olmaz' demişler, er, 'ikimiz de iş çıkaramayız, yarı yarıya ödeyelim kağıtların parasını da bırakalım oyunu!' Sonra kalkmışlar masadan." Kitabın içinde geçen, Markiz'in Vikont'a anlattığı bu hikaye aslında tam olarak Markiz ve Vikont'un ilişkilerini anlatıyor. 

Mektuplarda, Vikont, kendi hizmetkarından, baştan çıkarmaya çalıştığı kadının hizmetçisine söz geçirmesini ister. Kadının hizmetçisi ile halihazırda aşk yaşayan Vikont'un hizmetkarı, kıza söz geçirme ihtimalini zayıf bulur ve şöyle der: "...bir kızla yatmak, ona hoşuna giden şeyi yaptırmaktan başka bir şey değildir. Bu başka, ona bizim istediğimiz şeyi yaptırmak başka bir şeydir." Bilmem bu cümleyi daha fazla açıklamaya gerek var mı? Erkekler bir kadınla cinsel ilişki yaşamayı başardıklarında onu elde ettikleri yanılgısına kapılıyorlar. Halbuki bu sadece erkeğin değil, kadının de keyif aldığı bir eylem, yani aslında kimse kimseyi elde etmiyor. Bir kadına hoşuna giden bir eylemi yaptırmak başka, sırf erkeğin istediği bir eylemi yaptırmak başka. Burada tek taraflı cinsel çekimden bahsetmiyor tabii ki. O vakit durum yine kadına istemediği bir eylemi yaptırmaya çalışmaya girer.  



Belki biraz spoiler gibi olacak ama kitap aynen son sayfalarda yer alan şu cümle gibi bitiyor: "Görüyorum ki kötüler cezalarını buluyor sonunda ama zavallı kurbanları yine de avuntu bulamıyor." 
Ben kitabı okumaya üşeniyorum diyenler 1989 yapımı, Vikont rolünü Colin Firth'ün oynadığı Valmont filmini izleyebilir. 



Sultan Hamid Düşerken

  Nahid Sırrı Örik, Türk edebiyatının çok kıymetli ama pek bilinmeyen yazarlarından. Kıskanmak kitabıyla tanımıştım onu, çok da sevmiştim. ...