Bir Kadının Portresi, başlarda çok söz söyleyen ama hiçbir şey anlatmayan bir kitap gibi geldi bana. Ama sonradan olaylar ilerledikçe oldukça sürükleyici bir hale büründü. Daha sonra bu kitabın başrollerinde Nicole Kidman ve John Malcovich'in olduğu bir filminin çevrildiğini hayal meyal hatırladım. 19.yy'ın sonlarında Amerika'daki kültürel yeniliklerin Avrupalıların yaşamı üzerindeki etkisini sorgulayan kitabın ana karakteri Isabel Archer. Özgürlüğüne düşkün, eski dünyanın kurallarını çok umursamayan bir kadın. Farklı bir dünyadan geldiği için çevresindeki Avrupa'lı erkekleri büyüleyen ve onları kendisine çeken bir kadın. Ama Amerika'da da hayranları var tabii ki, onun için birden fazla kez transatlantiği geçen bir talibi var. Peki bu kadın gerçekten özgür mü? Verdiği kararlar ne kadar çevresi tarafından biçimlendiriliyor? Yazar, karakterinin ne yapabileceğini görmek için ona yüklü bir miktarda para da bahşediyor. Peki bu para onu mutlu edecek mi? Yoksa başına bela mı açacak? Soruların cevabını merak ettiyseniz, bu kitabı okuyabilirsiniz. Unutmadan söyleyeyim, yazar kitabı açık uçlu bitirmiş. Sorularınızın cevabını alsanız da Isabel'in sonunda neyi seçeceği yine sizin hayal gücünüze kalmış.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Bir Kadının Portresi
Bir Kadının Portresi, başlarda çok söz söyleyen ama hiçbir şey anlatmayan bir kitap gibi geldi bana. Ama sonradan olaylar ilerledikçe oldu...

-
'Jane Austen, kırk iki yıllık gözden uzak ve sade yaşantısına karşın, yazdıklarıyla ingiliz edebiyat tarihinin bir kült romancısı olma...
-
831 sayfa kitap bir solukta bitti desem bana inanırsınız umarım. Colm Toibin'in Thomas Mann'ın hayat hikayesini anlattığı Sihirbaz...
-
Celil Sadık'ın Uygarlığın Ayak İzleri serisinin ilk kitabı olan Rönesans'tan Barok Dönem'e Sanat Dehaları kitabını okuduktan son...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder