Brooklyn

3 dalda oscar adayı olan ve imdb puanı 7.5 olan filmi izledikten sonra öyle bir tat kaldı ki bende kitabını da okumalıyım dedim. İlk defa hem kitabını okuduğum hem de filmini izlediğim bir eserin filmini daha çok beğendim. Normalde kitapta, filmde yer verilemeyen konular sahneler de olur. Yada filmde karakterin düşüncelerini bakışmalardan anlayamazsınız, kitapta daha detaylı ve anlaşılır verilir. Bu filmde kitapta olmayan ve insanın içine işleyen, hatta kitabın kapağında olan ama aslında kitapta olmayan sahneler vardı. Tabi bu kadar güzel olan filme ilham veren kitap da güzel.

Kitap, genç bir kız olan Eilis'in hikayesini anlatıyor. Aslında bu öykü onun genç bir kızdan genç bir kadına dönüşme hikayesi. Memleketinde hayal ettiği gibi bir hayatı bulamayan Eilis, ablasının da desteğiyle tek başına Amerika'da bir hayat kurmak üzere yola çıkıyor. Brooklyn'de onu yepyeni bir hayat tarzı, yepyeni arkadaşlıklar ve memleket özlemi karşılıyor. İlk aşkını Brooklyn'de bulan Eilis, kitabın devamında iki aşk ve iki ayrı hayat arasında kalan bir kadın oluyor.

Hikaye sizi öylesine içine alıyor ki, siz de Eilis'le birlikte onun serüvenine katılıyor, ben olsam hangisini seçerdim diye kitap bitse bile günlerce düşünmeye devam ediyorsunuz. Hem kitabını hem de filmini şiddetle tavsiye ederim.